Türkiye’nin barış, ABD’nin kan ve savaş inadı!

Birçok kutuplu dünyada yaşamak gün geçtikçe zorlaşıyor. Gurur ve kibir hastalığına yakalanan ve covid-19 gibi tehlikeli olan hızla dünyayı sarmalayan bu hastalık insanların hatta ülkelerin barış içinde bir arada yaşamasını ciddi manada tehdit ediyor.
Dünya’nın sonunu getirme hazırlığında olan sömürgeci emperyalistler barış yerine illa da savaş deyip bir hiç yerine mazlumların ölümüne sebep oluyorlar. Oysa savaşın iyisi, barışın kötüsü olamaz. Barış tacı, sömürgeci emperyalistlerin kibirliklerinden dolayı hiç indirmedikleri saltanat tacıyla kıyaslanmayacak kadar güzel ve değerlidir.
Bu güzelliklerin farkında olan ve dünya insanlığının din, dil, milliyet gözetmeksizin bir arada yaşamasını arzulayan Türkiye’nin Rusya-Ukrayna arasında çıkan savaşı sonlandırmak ve 3. Dünya savaşının bütün yollarını tıkamak için vermiş olduğu mücadeleye bir bakın, bir de barış ümitlerini söndürmek için yangına benzin döken ABD’ye bakın. Güya biri dünyanın süper gücü, diğeri de mazlumların gür sesi.
Süper güç kılıfına bürünen, kandan beslenen emperyalist ABD, illa da savaş çıksın, silah sanayimiz durmasın diye ısrarla savaş diyor. İnsanoğlunun felaketini hazırlayan yeni silahlarını mazlum ülkeler üzerinde deneyen ABD’nin ve diğer küresel sömürgeci güçlerin tek bir hedefi var dünya mazlumlarını doyasıya sömürmek.
Dünya mazlumlarının sığınak limanı olan Türkiye’nin insanlığın kurtuluş reçetesini ve tezlerini iyi okumak lazım. Yoksa ölmek zor değil, gerçekte zor olan yaşamaktır. Barışın, savaştan daha iyi olması kadar, daha çok çaba istemesinin temelindeki neden de budur işte.
Barış milletleri refah ve mutluluğa eriştiren en iyi yoldur. Fakat bu kavram bir defa ele geçirilince daima bir dikkat ve itina ve her milletin ayrı ayrı hazırlığını ister. Türkiye’nin barış için sarf etmiş olduğu çaba ve hazırlıklar gibi.
Savaş kandır, savaş yokluktur, savaş ölümdür, savaş acıma hislerini kör eden sadistçe bir oyundur. Tabi ki ülkeler savaşa zorla sürüklenirse o nefsi müdafaa sorunu olur. O müstesna bir durumdur. Sulh; zenginlik doğurur, zenginlik; gurur doğurur, gurur; harp doğurur, harp; sefalet doğurur, sefalet; ümitsizlik doğurur, ümitsizlik ise zoraki sulh doğurur.
Mazlumların gür sesi olan Türkiye olarak bütün dünya insanlığının barış içinde, eşitliğin ve özgürlüğün sefasını sürmesini istiyoruz. Yasaları taşlar ve mermerler üzerine değil, tüm insanların, hatta onları unutan köle ile, onları yadsıyan tiran da dahil olmak üzere, tüm insanların yüreğinde yazılı olan ebedi adalet, artık egemenliğini kursun istiyoruz.
Dünya barışı için, dünya insanlarının inanç, ırk ve milliyet farklılıklarını ayırt etmeden bir arada kardeşçe yaşamalarını istemek kadar güzel bir temenni olabilir mi? Dünya insanlığının kurtuluşunu ve kardeşliğini istemek kadar güzel bir istek olabilir mi? İlla da savaş, illa kan, illa ölüm diyenlere karşı ölümüne barış demekle bilmem çok şey mi istiyoruz!..