İran ile it dalaşına giren ABD savaş çığırtkanlığı yaparak İstanbul’da yarın yapılacak olan seçim ile ilgili korku salmaya çalışıyor.
31 Mart ile başlayan ve 23 Haziran ile sonuçlanmayı bekleyen İstanbul seçimleri aslında birçok muammayı da beraberinde çözüme kavuşturmayı hedefliyor. FETÖ’yu, DEAŞ’ı, El Kaide’yi, PKK’yı ve diğer terör örgütlerini destekleyen besleyen aynı zamanda finanse eden ABD, Türkiye’de son çırpınışları oynuyor. Nitekim yarın 10 milyon seçmen İstanbul’da sandık başına gidecek. Malumunuz yarın sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçimi oylanmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin geleceği ve ABD’nin İran’ı vurması da oylanmış olacak.
ABD’nin hedefi İstanbul’u iktidarın elinden almak, ortaya çıkabilecek hezimet ile Cumhurbaşkanlığı sistemine darbe vurmak. Ve tartışmaya açılan bir Başkanlık sistemi ile sessiz sedasız bir şekilde İran’ın işini bitirmek. Eğer Cumhur ittifakı Binali Yıldırım İstanbul seçimlerinde başkan olarak seçilip çıkmazsa ABD, İran’ı hemen vuracaktır. ABD’nin kötü niyeti ortadadır. Nitekim bütün hesapları yapan ve savaş kararnamesi imzalayan Trump, İran’ı vurmak için 23 Haziran’ın sonuçlarını beklemiyorsa neyi beklemektedir?
23 Haziran son kozları ve aynı zamanda son çırpınışları. Bu şer süper güç ve avaneleri bu kez de başaramazlarsa silinip gidecekler. Sahte vaatler, yalan ve iftiralarla gençleri kandırarak puan toplamak isteyen İmamoğlu, mağdur rol yüklenerek puan kapmanın hesaplarını yapmaktadır. Aslında CHP adayı İmamoğlu sadece vitrin süsü. ABD ve diğer Türk düşmanı devletlerin asıl hedefi, İmamoğlu silahı ile İstanbul’u AK Parti’nin elinden almak ve başkanlık sistemini tartışmaya açmaktır. Akabinde siyasi kaos çıkarmak, ekonomiyi iyice yıkmak.
Yoksa 15 Temmuz öncesine kadar her şey güllük gülistanlık iken, ne oldu da dolar bir gecede 7 TL’ye fırladı. Özet olarak ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, Avusturya, Yunanistan, İtalya; tüm Avrupa. İsrail, Mısır, Suriye, Kandil ve FETÖ, tartışmaya açılmak istenen Türkiye’nin başkanlık sisteminin çöküşünü dört gözle bekliyorlar. Ak Parti yani Cumhur ittifakı İstanbul kaybederse bayram edecekler.
Burada gerçek vatanseverleri, kararsız seçmenleri, 31 Mart’ta sandık başına gitmeyen küskünleri net bir şekilde uyarıyorum!
Futbol takımı tutar gibi siyasi parti tutmayalım. İktidara ders vereyim derken, ülkemizi krize, kaosa sürükleme.
Unutma!
Ülke krize sürüklenirse en büyük darbeyi başta yine ilk sen yiyeceksin. Bütün kazandıklarını geri vereceksin. Fiyatlar daha da artacak kibirli dolar patlayacak, borsa çökecek, işsizlik patlaması yaşanacak. Özet olarak işin elinden alınacak, ailen dağılacak, sefil olacaksın. Çocukların sokaklarda heder olacak!
Kararsız seçmen kardeşim iyi düşün!
Son pişmanlık fayda vermez. Zaman pireye kızıp yorgan yakma zamanı değil. Kızdığına ders vermek inadına kapılıp ülkeni ateşe atma, yalan rüzgarına kapılma! Ülkemizi bölüp parçalamaya yönelenler her daim uyanık ve pusuda hiç bıkmadan 7/24 nöbet tutmaktadırlar. Bizi birbirimize düşürerek rant sağlamaya çalışan emperyalistlere istikrar için oylarınla son bir kez daha ders ver.
Unutma!
Bu vatan senin. Ataların bu toprakları kanlarıyla senin için suladı. Yarın hizmeti seç! Hem İstanbul kurtulsun hem Türkiye hem de kardeş İran! Emperyalist oyunlar bozulsun, Müslüman beldelerdeki kan ve gözyaşı son bulsun! Bu senin elinde bizden söylenmesi.