Hatay’ın güneyindeki İdlib’e yönelik Rus-Esad ortak operasyon hazırlığı sürerken, CHP’den İdlib için hükümete “yol haritası önerisi” geldi. Yol haritasının en dikkat çekici unsuru, AKP hükümetine, Esad yönetimi ile yeniden temasa geçme önerisi oldu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı 7 Eylül tarihli Tahran zirvesinin, Türkiye’nin İdlib konusundaki endişelerini gidermek konusunda yetersiz kaldığını vurgulayarak, İdlib için AKP hükümetine ana muhalefetin önerilerini sundu.
Tahran zirvesi sonunda yayımlanan bildiride İdlib’de çatışmasızlığın sürdürülmesini garanti edecek bir güvencenin görülmediğine vurgu yapan Çeviköz, bu durumun da dikkati İdlib’de bir insani trajedi yaşanması ihtimalini ortadan kaldırmadığına dikkat çekti. Türkiye’ye yönelik büyük bir göç dalgası olabileceğini de söyleyen Çeviköz, CHP’nin önerilerini şöyle sıraladı;
1. Bölge halkının ve terörle bağlantısı olmayan grupların Suriye sınırları içinde kalacak şekilde İdlib’ten tahliyesi için Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm ilgili kuruluşlara ve ülkelere çağrıda bulunulmalı ve bu sonuca ulaşmak için yoğun bir şekilde çalışılmalıdır.
2. Türkiye İdlib’de bulunan bütün muhalif gruplardan silahlarını bırakmalarını istemeli ve bunun sağlanması için yoğun çaba göstermelidir.
3. İdlib konusu Türkiye için bir ulusal güvenlik sorunudur. Moskova ve Tahran ile yapılan görüşmelerde bu anlayışımızın kuvvetle vurgulanmasının yanı sıra, Suriye Yönetimi ile de temasa geçilmesinin ve 1998 Adana Mutabakatı ruhunun iki komşu ülke arasında yeniden canlandırılması için çalışılmasının zamanı gelmiştir.
4. Suriye konusunda ABD ile yapılan görüşmeler sadece Membiç ve PYD/YPG bağlantılı sorunlarla sınırlanmamalı, ABD ile Astana ve Soçi süreçleriyle ve son Tahran toplantısıyla ilgili de bilgi paylaşımında bulunularak görüşmeler daha geniş bir çerçeveye oturtulmalıdır.
5. AB ile yapılan görüşmelerde konunun insani boyutu öne çıkmakta ve amacın yeni bir mülteci sorununu engellemek olduğu görülmektedir. Türkiye İdlib sorununun esas itibariyle kendi ulusal güvenliğine tehdit oluşturduğunu AB’ye özenle ve sabırla anlatarak Suriye’de barış ve istikrarın kurulması çalışmalarında AB ile de işbirliğini yoğunlaştırmalıdır.
6. İdlib’de konuşlanmış bulunan ve gözlem misyonu görevini sürdüren Mehmetçik’in herhangi bir saldırıya maruz kalmaması için Suriye yönetimini böyle bir saldırıya tahrik edebilecek eylemlerde bulunan gruplar üzerinde Türkiye güçlü bir şekilde denetim ve kontrol sağlamalı, askerimizin güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri almalıdır.”
Göz Atmak İster misiniz?
Türkiye için en büyük tehlike nedir? ABD mi, İsrail ve terör mü, Ruya’nın nükleeri mi?
AZİZ DAĞTEKİN’İN İNCELEME YAZISI Dünya’yı huzursuz eden son uluslararası gerginlikler, ABD ile AB’nin savaşları kışkırtıcı …