Toplumsal çürüme ve manipülasyona dikkat!

Aziz Dağtekin Yazdı

Toplumların yapısı, bireylerin tutum ve davranışlarının bir yansımasıdır. Toplumlar, zamanla kültürel, sosyal ve ekonomik değişimlere uğrar, ancak bu değişimlerin her zaman olumlu sonuçlar doğurmadığı görülür. Bu yazıda, bir tilki hikayesi üzerinden toplumsal çürümeyi, manipülasyonu ve bireylerin toplumlar içinde nasıl birbirlerine zarar verebildiğini inceleyeceğiz. Hikaye, tilkilerin kuyruklarını kesmeleri ve bu durumun yarattığı toplumsal etkiler aracılığıyla, bireylerin toplumsal yapıyı nasıl bozuk hale getirebileceği üzerinde derin bir anlam taşır.

Hikaye şöyle; Günün birinde bir tilkinin kuyruğunun bir kayaya sıkışması sonucu kuyruğunu kesmek zorunda kalmış. Kuyruğunu kesmiş olan tilki, bu durumu bir şekilde “mutluluk” olarak tanımlar. Bir başka tilki, ona kuyruğunu neden kestiğini sorar. Kuyruğu kesilmiş olan tilki, kendisini çok mutlu hissettiğini, adeta sevincinden havalara uçtuğunu söyler. Diğer tilki de bu “mutluluğu” deneyimlemek ister ve kuyruğunu keser. Ancak, kuyruğu kesilen tilki büyük bir acı çeker ve neden böyle bir şey yaptığını sorgular. Kuyruğu kesilmiş olan tilki ona, diğer tilkilerin acılarını anlamadıkları için bu durumu kimseye anlatmamaları gerektiğini, yoksa herkesin dalga geçeceğini söyler.

Sonrasında, bu iki tilki yaşadıkları “mutluluğu” diğer tilkilere anlatır ve bir anda birçok tilki kuyruğunu kesmeye başlar. Kuyruğu kesilen tilkiler çoğunluğu oluşturduğunda, artık kuyrukları sağlam olan tilkilere karşı dalga geçmeye, onları dışlamaya başlarlar. Hikaye bu ya! Bir toplumda manipülasyonun ve yanlış bilgilendirme yoluyla nasıl kaos yaratılabileceğini ve toplumlar arası bölünmelere yol açılabileceğini gözler önüne serer.

TOPLUMSAL ÇÜRÜME VE MANİPÜLASYON

Bu hikayede, toplumun çürümesi ve bozulması, bir grup bireyin kendi çıkarları doğrultusunda başkalarını manipüle etmeye çalışması ile başlar. Kuyruğu kesmiş olan tilki, aslında acı çeken bir varlık iken, dışarıdan bakıldığında mutlu ve özgür olduğu izlenimini vermektedir. Bu izlenim, kendisini ve diğerlerini aldatma amaçlıdır. Burada, bireylerin acılarının toplumsal normlar ve beklentiler doğrultusunda gizlenmesi, aslında bozulmuş bir toplum yapısının ilk işaretleridir. Başka bir deyişle, bireylerin acılarını ve zorluklarını “gizleme” ya da “maskeleme” isteği, daha geniş toplumsal normlar tarafından şekillendirilir ve bu da toplumda sağlıklı bir iletişimin önüne geçer.

Bunun yanı sıra, kuyruğunu kesmiş olan tilkinin başka bir tilkiye, acı çektiğini kimseye söylememesi gerektiğini söylemesi, toplumsal manipülasyonun temel bir örneğidir. Bu tür manipülasyonlar, genellikle bireylerin acılarını ve sorunlarını dışarıya yansıtmamalarına neden olur. Toplumun bozulması, insanlara acılarını itiraf etmelerinin ve duygusal destek aramalarının yanlış olduğuna dair inançlar aşılarak hızlandırılır. Bu, toplumsal çürümeyi hızlandıran önemli bir faktördür.

TOPLUMUN BÖLÜNMESİ: KAYIPTAN KAZANÇ YARATMAK

Tilkilerin hikayesinde, kuyruğu kesilenlerin çoğunluğu oluşturmasıyla birlikte, kuyrukları sağlam olanlara karşı bir dışlama ve aşağılamaya dönüşen bir otomatik davranış kalıpları  olarak gözlemlenir. Bu durum, toplumda “yeni norm”ların oluşturulmasına yol açar. Kuyruğu kesilmiş olanlar, kendi acılarını gizleyerek, kendilerini bir nevi üstün kabul ederler. Ancak bu durum, aslında gerçekte acı içinde olan bireylerin birbirlerini dışlamaları ve toplumu daha da kutuplaştırmaları anlamına gelir.

Bu toplumsal kutuplaşma, farklılıkları dışlama ve küçümseme üzerine kurulur. Toplum, bir grup insanın zararına, diğer bir grubun “kazanç” sağladığı bir hale gelir. Kuyruksuz tilkiler, sadece birbirlerinin acılarına ortak olmakla kalmaz, aynı zamanda eski düzeni bozar ve yeni bir sosyal norm oluşturarak, güç elde etmeye çalışırlar. Ancak bu yeni düzen, toplumda daha fazla bölünmeye ve güç dengesizliğine yol açar.

KISSADAN HİSSE TOPLUMSAL BOZULMA VE DÜŞMANLAŞTIRMA

Hikayede verilen en önemli ders, bir toplumda bozulmalar arttıkça, bozuk insanlar iyi insanları ayıplar ve onları bozmaya çalışır. Bu noktada, hikayede olduğu gibi, toplumun düzeni ve kültürel yapısı tehdit altına girmeye başlar. Toplumsal normlar ve değerler yavaş yavaş değişir, insanlar birbirlerine karşı acımasız ve hoşgörüsüz hale gelir. Bu durum, zamanla karşılıklı güvensizlik, şiddet ve nefrete dönüşür. Toplumlar, önce “farklı” olanı dışlar, sonra da onu tehdit olarak görmeye başlar.

Hikayenin örneklediği gibi, bazen insanlar acılarını gizler ve başkalarına da gizlemelerini söyler. Bunun sonucunda, bir toplumda duygusal samimiyet ve gerçek yardım duyguları yok olur. Toplumda güven ve destek sistemleri bozulur ve bu durum, bireylerin birbirleriyle daha fazla çatışmasına yol açar. Bu tür manipülasyonların, kısa vadede bir grup insanın kazanç sağlamasına yol açsa da, uzun vadede toplumsal yapının çökmesine ve çözülmesine neden olur.

Sonuç itibariyle bir toplumun bozulmasının ve manipülasyonun etkileri, genellikle insanların acılarını birbirlerine göstermemesi ve toplumsal baskılara boyun eğmesiyle başlar. Hikayede anlatılmak istenen bu tür manipülasyonların, toplumun sağlıklı bir şekilde işlemesinin önünde engel oluşturduğunu ve bir grup insanın çıkarları için başkalarını kullanmasının toplumsal düzeni ne denli yıkıcı hale getirebileceğini gözler önüne serer. Kuyruğunu kesmiş tilkilerin toplumu manipüle etme çabası, aslında toplumsal bir çözülmenin başlangıcıdır. Bu hikaye, toplumsal dayanışma ve empati kurmanın önemini vurgularken, manipülasyonun ve bölünmenin ne kadar yıkıcı sonuçlar doğurabileceğine dair önemli bir ders sunar.

Hakkında Aziz Dağtekin

1960 yılında Elazığ'da doğdu. Öğrenimini İstanbulda tamamlayarak gazetecilik mesleğine 1983 yılında başladı. sırasıyla Hergün, Bulvar, Hürriyet ve Türkiye Gazetelerinde muhabirlik ve yazı işleri kadrolarında görev aldı. Basın sektöründen 2006 yılında emekli oldu. Halen idare yeri Adana olan ve Ulusal yayın yapan Netinternet, Ekonet Haber, Eko İntenet Haber sitelerinde Genel Yayın Yönetmenliği ve ekonomi ile alakalı yazı ve yorumlar yazmaktadır. Gazetecilik mesleği yanısara sigortacılık, pazarlama ve finans sektöründe üst düzey yöneticiliklerde bulundu. Sırasıyla İhlas Barter ve Turk Barter'da franchise ve bölge müdürlüğü görevlerinde yer aldı. 2005 yılında Turk Barter'dan ayrılarak Anadolu Barter'ı kurdu. Halen 13'e yakın şubesiyle faaliyet gösteren Anadolu Barter'ın Yönetim Kurulu Başkalığını yürütmektedir. Evli ve 2 çocuk babası olan Gazeteci-Yazar Aziz Dağtekin halen Basın Konseyi üyesi ve Adana'da Kurulu bulunan Çukurova Güreş Vakfı ile Elazığlılar Kültür ve Dayanışma Derneğinin de kurucu üyesidir.

Göz Atmak İster misiniz?

Halep Kalesi’ne Türk bayrağı Merdan Yanardağ’ı rahatsız etmiş!

Gazeteci Merdan Yanardağ, Halep Kalesi’ne Türk bayrağı asılmasıyla ilgili “Bu çok büyük bir provokasyon. Terör …

Bir yanıt yazın